(Arnavutluk – Karadağ – Bosna Hersek – Sırbistan – Makedonya)
Tiran/Arnavutluk
Gidiş dönüş uçak biletlerimizi ucuz olduğu için Tiran
üzerinden aldık; ancak size tavsiyemiz kesenin ağzını biraz daha açıp diğer balkan
ülkeleri üzerinden uçuşunuzu almanız. Hatta mümkünse bir ülkeden başlayıp,
dönüş uçuşunu son ülkeden almanız.
Arnavutluk pek de
uğranılacak bir ülke değil. Havalimanı şehrin çok dışında, İngilizce bilen
insan yok denecek kadar az. Vizeye ihtiyacınız olmamasına rağmen İngilizce
bilmeyen gümrük polislerine bir sürü açıklama yapmak zorunda bırakılıyorsunuz.
Havalimanındaki tourist information masası sizi sürekli taksilere
yönlendiriyor. Şehir merkezine otobüs var mı diye sorduğumuzda, information masasında
bize otobüs olmadığını söyleyip taksicilere (muhtemelen anlaşmalılar)
yönlendirdiler. Oysaki binadan çıkınca hemen kapının önünde halk otobüsleri
bulunuyor.
Arnavutluk para birimi “lek” olmasına rağmen ülkede euro da
geçiyor. Havalimanının önünden kalkan otobüslere kişi başı 2-2,5 euro gibi bir
ücretle binip şehir merkezine gidebiliyorsunuz. Ücret tam olarak kesin değil,
anladığımız üzere şoför herkese farklı ücret söylüyordu. Biz 2şer euro ya
anlaştık. Taksiler de 15-20 euro ya şehir merkezine bırakıyorlar. Otobüsler
biraz fazla eski, tıngır mıngır hareket etmek istemeyenler taksileri tercih
edebilirler.
- National History Museum - |
Arnavut insanları dışarıdan biraz korkutucu olabiliyorlar.
Anlaşması gerçekten çok zor insanlar. Tiran’da yapılacak pek bir şey yok
açıkçası ve bize pek zevk vermediği için biz gün içinde oradan uzaklaşmak
istedik. Görülebilecek birkaç yeri şöyle sıralayabiliriz:
- National History Museum
- Et’hem Bey mosque
- Skanderbeg Square
Podgorica/Karadağ
Tiran’dan Karadağ’a otobüsler de
bulunuyor ancak bir otogar olmadığı için ve insanlarla İngilizce konuşmak çok
zor olduğu için otobüslerin nereden kalktığını öğrenmek çok zor. Yine
havaalanında olduğu gibi Podgorica otobüslerini sorduğumuzda herkes bizi
taksilere yönlendirdi, ancak biz ne yapıp edip bir minibüs bulduk. Tiran’ın
şuan çalışır durumda olmayan tren istasyonunun bulunduğu göbekte küçük bir
köşeden kalkan Shkoder minibüsleri ile kişi başı 4 euro ya Arnavutluk ile
Karadağ’ın sınır şehri olan Shkoder’a hareket ettik. Duyduğumuza göre buradan
otobüsler bulunuyordu ancak oraya vardığımızda yine etrafta pek bir şey bulmak
mümkün olmadı. Az buz İngilizce konuşan minibüs şoförü yine bizi taksiye
yönlendirdi ve bu kez hayır diyemedik. 4 kişi 35 euro gibi bir ücretle
Shkoder’den Karadağ’ın başkenti Podgorica’ya taksi ile 1,5-2 saatte ulaştık.
Arnavutluk’tan Karadağ’a
geçtiğiniz anda gözünüze çarpan müthiş değişim insanı çok şaşırtıyor doğrusu.
Karadağ; Avrupai olarak nitelendirebileceğimiz, hemen hemen herkesin İngilizce konuşabildiği,
şehir merkezinde çok uygun fiyatlarda yemek yiyip bir şeyler içebileceğiniz bir
yer. Para birimi olarak ülkede euro kullanılmakta.
Podgorica, başkent olmasına
rağmen çok küçük ama sevimli bir şehir. Her şey yürüme mesafesinde. İnsanları
çok iyi ve sokaklar sürekli hareketli.Merkezin çevresinde birçok otel
ve hostel bulunuyor. Biz, merkezden biraz uzak sayılabilecek ( 3-4 km) “Kuburo
Hotel” de kaldık. Burası “sobe” olarak adlandırılan, normal bir ailenin evinde
odalarını kiraladığı yerlerden. Ailenin çocuklarından bir tanesi aynı zamanda
taksicilik de yapıyor ve müşterilerini istedikleri zaman merkeze götürüp,
merkezden eve geri getirebiliyor. Meydanda bir yer belirleyip telefonuna çağrı
bıraktığımızda bizi oradan alıyordu.
Podgorica, yine bir günde gezip
bitirilebilecek şehirlerden. Görülebilecek belli başlı yerler.
- Hram Hristovog Vaskrsenja
- Millenium Bridge
- Ribnica Bridge
- St. Georges Church
Gece hayatı da bir hayli hareketli olan Podgorica’nın
meydanında sıralanmış birçok bar ve restoran gayet uygun fiyatlara çok güzel
hizmet sağlıyorlar.
Kahvaltı için önerimiz: La Scala
Gün içinde atıştırmalık bir şeyler yiyebileceğiniz Pronto
Pizza, kocaman dilimli pizzalarının 1 euro olmasıyla en çok tercih edilen
yerlerden birisi.
Akşam olunca oturulacak hareketli, müzikli barlarından
bazıları: Cheers Cafe, Highland Scottish Bar
Budva-Kotor/Karadağ
Karadağ’daki ikinci günü araba kiralayıp değerlendirmek
mantıklı. Eğer Kuburo Hotel de kalıyorsanız, araba kiralama şirketleri de var.
Günlüğü 30 euro gibi bir ücretle kiraladığınız arabanıza en fazla 15-20 euroluk
benzin koyduğunuz takdirde, bir gün içinde gidilebilecek en uzak mesafelere
gidebilirsiniz. Biz planımızı Kotor’a gidip orada bir gece kalmak ve yol
üzerinde Budva’ya uğramak olarak yaptık.
Kotor’a gidiş yolu:
Yaklaşık 90 km lik yol süresince muhteşem doğa manzaralarına
şahit oluyorsunuz. Zaman zaman dağın tepesine tırmanıp zaman zaman dağların
arasındaki tünellerden geçmek zorunda kalıyorsunuz. Bir ara bulutlara bile
erişiyorsunuz. Cetinje’ye doğru giderken dağdan yukarı araba sürüyorsunuz, oradan
Budva’ya sahil şeridine hareket ederken ise dağdan aşağı iniyorsunuz. Arada durup
fotoğraf çekebileceğiniz cepler de yol üzerinde mevcut.
- Podgorica'dan Budva ve Kotor yol üzeri - |
Kotor’dan hemen önce vardığınız Budva da küçük bir gezinti
yapıp karnınızı doyurabilirsiniz. Budva genelde yazlık kenti, denizi ile
meşhur.
- Budva - |
Öğle yemeği için tavsiye: Wow restaurant
- Kotor Stari Grad - |
Kısa bir moladan sonra yarım saatlik bir sürüşle Kotor’ a
ulaşılıyor. Kotor; old town(Stari Grad) ve new town olarak iki bölgeden
oluşuyor ki genelde tüm Balkan ülkelerindeki şehirler bu şekilde ikiye
bölünüyor. Old town denilen bölge tarihi Kaleiçi gibi turistik yerler oluyor,
new town ise şehrin yerlilerinin yaşadığı yerleşim kesimi. Ancak turistik
olarak old town dışına çıkmanız gerekmiyor, küçük kaleiçinde her şey elinizin
altında.
Kotor'da (old town içinde) başlıca görülebilecek yerler:
- Northern Gate
- St. Nikola Church
- Grubonja Palace
Yine
kale içinde, şarap severler için bir şarap evi bulunuyor. Fiyatları gerçekten
çok uygun olan şişe şarapları ve yanında peynir ve zeytin ikramlarıyla
kesinlikle denenmesi gereken tatları mevcut. Aynı zamanda caz müzik de
yapıyorlar. "Mona Lisa Wine House" da şarap tadmadan Kotor'dan ayrılmayın.
Kotor'da konaklama ise, yine tüm Balkan ülkelerinde olduğu gibi çok uygun hosteller ile mümkün. Biz, gecesi kişi başı 8 euro olan "Apartments Dukic" de konakladık. Odamızda jakuzi ve müzikli banyo bile vardı. Otelin sahibi Sasa çok ilgili ve alakalı bir adam. Güzel bir tatil geçirmeniz için elinden geleni yapacaktır.
Saraybosna/Bosna Hersek
Saraybosna’ya ulaşım
Podgorica’dan otobüs ile mümkün. Yaklaşık 5-6 saat süren yolculuk için günde 4
kez otobüs bulunuyor. Ancak otobüslerden pek bir şey beklememek lazım. Gerçekten
çok eski ve konforsuz olsalar da birkaç saat için katlanmak zorundasınız. Saraybosna’ya
vardığınızda yol boyunca çektiğiniz bel ağrısını unutacağınızın garantisini verebiliriz.
Bosna'nın para birimi KM(Konvertable Mark) ve 1 euro yaklaşık olarak 2 mark.
Başlıca görülebilecek yerler:
- 2. dünya savaşını başlatan Sırp elçisinin vurulduğu köprü - |
- Bascarsija
- Sebilj
- Sarajevo War Tunnel
- Gazi Husrev Beg Mosque
Bascarcija (Başçarşı)'nın meydanında bulunan "Sebilj" Saraybosna'nın simgesi niteliğinde.
-Sebilj - |
- Cevabi - |
- Boşnak kahvesi - |
Bosna'nın yemek kültürü de bizlere çok benziyor. Başlıca denenmesi gereken tatlar Boşnak kahvesi ve Cevabi. Boşnak kahvesi Türk kahvesinin aynısı fakat sunumu biraz daha farklı. Cevabi ise, İnegöl köfte olarak karşılaştırabileceğimiz, pide içinde ve soğanla servis edilen, içecek olarak da jogurt ile birlikte yenen lezzetli bir yemek. Jogurt'u başta normal yoğurt zannettik, sonra ayran gibi birşey olduğunu gördük. Ancak ne yoğurt ne de ayran. Sıvı yoğurt ya da tuzsuz ayran diyebiliriz.
Tüm bunların yanında tabii ki ıspanaklı, patatesli ve peynirli çeşitleri bulunan Boşnak böreğini denemeden Bosna'dan ayrılmayın.
Saraybosna'da savaşın izlerini görmek her köşebaşında mümkün. Galerija'da Srebrenica katliamı ile ilgili bir sergiye denk geldik, gittiğiniz vakitte sizler de denk gelirseniz görmeden geçmeyin derim. Bosna'nın çok büyük acılar yaşamış bir ülke olduğunu gözleriniz yaşararak izlediğiniz video ve fotoğraflardan anlamak mümkün.
Galerinin dört bir duvarında savaşta hayatını kaybedenlerin isimleri ve fotoğrafları asılı.
Tüylerinizin diken diken olmaması elde değil. Bir duvarda oynatılan belgesel niteliğinde, savaştan gerçek videoların gösterimine vakit ayırmaktan pişman olmayacak, gözyaşlarınızı tutamayacaksınız.
Sırplar, bilindiği üzere Osmanlı İmparatorluğundan ayrılan ilk millet. Trg Republike (Cumhuriyet Meydanı) meydanında bulunan Sırp Prensi lll. Mihalio'nun heykeli parmağıyla İstanbul'u işaret ediyormuş.
- Sırplar tarafından yakılıp yıkılan, restorasyonu yeni tamamlanmış kütüphane binası. İçindeki tüm kitaplar yanmış, bu nedenle şimdilerde içi boş, yeni yeni doldurulmaya çalışılıyor. - |
Saraybosna'da savaşın izlerini görmek her köşebaşında mümkün. Galerija'da Srebrenica katliamı ile ilgili bir sergiye denk geldik, gittiğiniz vakitte sizler de denk gelirseniz görmeden geçmeyin derim. Bosna'nın çok büyük acılar yaşamış bir ülke olduğunu gözleriniz yaşararak izlediğiniz video ve fotoğraflardan anlamak mümkün.
Galerinin dört bir duvarında savaşta hayatını kaybedenlerin isimleri ve fotoğrafları asılı.
Tüylerinizin diken diken olmaması elde değil. Bir duvarda oynatılan belgesel niteliğinde, savaştan gerçek videoların gösterimine vakit ayırmaktan pişman olmayacak, gözyaşlarınızı tutamayacaksınız.
- Bir tepeden Saraybosna - |
Mostar/Bosna Hersek
Saraybosna'dan sonra Bosna'nın başlıca görülmesi gereken yeri şüphesiz ki Mostar şehri ve köprüsü. Mostar'a ulaşım Saraybosna'nın ana otobüs garından mümkün. Gün içinde birçok otobüs bulunuyor ve yolculuk yaklaşık olarak 2 saat sürüyor.
Mostar yine savaştan en çok etkilenen şehirlerden birisi. Otogardan inip köprüye doğru yürürken yol üstünde bir çok harap olmuş bina görüyorsunuz.
Mostar köprüsü ise Boşnakların en büyük simgelerinden biriyken, Sırplar tarafından yıkılmış, daha sonraları Türkiye'nin yardımlarıyla baştan inşa edilmiş bir köprü.
Mostar köprüsünde zaman zaman atlama yarışları yapılıyor. Hatta siz oradayken birinin atlayışına şahit bile olabilirsiniz. Turistler yerlilere atlamaları için para teklif ediyorlar. Şanslıysanız bu ana şahit olabilirsiniz.
Eski zamanlarda Mostar köprüsü, genç erkeklerin sevdikleri kızlara kendilerini göstermek ve erkeklerini kanıtlamak için atladıkları bir köprüymüş.
Köprünün iki tarafında turistik bir çarşı ve ziyaret edilebilecek camii ve kiliseler de bulunuyor.
Belgrad/Sırbistan
Belgrad'a ulaşım Saraybosna'nın iki otogarından da mümkün. Merkezdeki ana otogardan yalnızca günde bir tane sabah 6 da otobüs bulunurken, şehrin biraz daha dışında "East Sarajevo" olarak adlandırılan Lukavica'dan günde 5-6 tane otobüs bulunuyor. Belgrad otobüsleri yol üzerinde çok sık durduğu için yolculuk 8 saati buluyor. Kendi arabanızla seyahat ederseniz 4-5 saat gibi bir sürede Belgrad'a varabilirsiniz.
Sırpların para birimi "dinar" biraz kafalarınızı karıştırabilir. Ödemeniz gereken hesap 10000 dinar geldiğinde gözünüz korkmasın, yalnızca 10 euro demek! Bir euro yaklaşık olarak 110 dinara tekabül ediyor.
- Sırp para birimi "dinar" - |
Başlıca görülmesi gereken yerler:
- Belgrade Fortress
- Nikola Tesla Museum
- Knez Mihailova
- Skadarlija (barlar sokağı)
- Sava River
- Trg Republike
- Sırbistan Parlamento Binası - |
- Trg Republike - |
Sırbistan gecelerinin çok hareketli olduğu söylenebilir. Skadarlije sokağı özellikle çeşitli yöresel Sırp lokantalarının bulunduğu, bir yandan canlı Sırp müzikleri dinlerken bir yandan Sırp yemeklerinin ve alkollerinin tadına bakabileceğiniz mekanlarla dolu bir sokak. "Zladni Bokal" de bu mekanlardan en şirini denilebilir.
Bizlerdeki fasıl tadında çok güzel bir gece geçirebilirsiniz, hem de çok cüzi rakamlarda bir hesap ödeyerek.
Üsküp/Makedonya
Belgrad'dan Üsküp'e tren de otobüs de bulunuyor. Ancak Balkan trenlerinin konforu biraz tartışılır, bu yüzden otobüsü tercih etmenizi öneririz. Belgrad'dan bindiğiniz otobüs ile yaklaşık 7 saat gibi bir sürede Üsküp'e varabilirsiniz. Üsküp otogarı şehrin biraz dışında kalıyor olmasına rağmen taksilerin çok ucuz olmasıyla 2 euro ya şehir merkezine gidebilirsiniz.
Üsküp'te kalacak yer önerimiz kesinlikle "Luxury Apartments Skopje" adıyla oda hatta ev kiralayan şirket. Sahini Bojan size ihtiyacınız olan her konuda hiç gocunmadan yardımcı olacaktır. Evlerin fiyatları hem çok uygun hem konumu çok güzel hem de çok temiz.
Para birimi olarak Makedonya da dinar kullanıyor. Ancak Makedon dinarı Sırp dinarından biraz daha farklı. 1 euro 60 dinar olarak düşünülebilinir.
Üsküp, dört bir yanı heykellerle dolu bir şehir. Bu nedenle görülmesi gereken yerleri, meydanına gidip sağınıza solunuza bakarak görebilirsiniz. Ayrıca Osmanlı zamanından kalan bir Türk çarşısı var. Burası, herkesin Türkçe konuştuğu, Makedon Türklerinin bulunduğu, çeşitli Türk restoranlarıyla kahvelerin bulunduğu, sadece 10 dinara demlenmiş bardak çay içebileceğiniz çok sevimli bir çarşı.
Üsküp'ün başlıca görülmesi gereken yerleri şöyle sıralanabilir:
- Gate Macedonia- |
- Old Turkish Bazaar
- Macedonia Square
- Mother Teresa House
- Gate Macedonia
- Acheological Museum
- Alexandre the Great (Büyük İskender) Statuleri
- Büyük İskender statülerinden yalnızca biri - |
Balkanların bir çok yerinde rahibe Teresa ile ilgili birşeylere rastlayabilirsiniz."Mother Teresa" dedikleri rahibe teresa adına yapılmış bir anı evi Üsküp'te ziyaretçilere açık. 1979 yılında Nobel Barış Ödülü'ne layık görülmüş rahibe Teresa, Hayırsever Misyonerler Cemiyetinin kurucusuymuş. Balkan Katolikleri için önemli bir yere sahip.
Üsküp'te Old Bazaar içerisinde gezerken, gördüğünüz tüm dükkanlar Makedon Türklerine ait. Çarşı içinde Türk yemeklerine de rastlamanız çok olası. Denenmesi gereken tatlı önerimiz "trilece" tatlısı. Çok tatlı Türk sahipleri olan, çarşının hemen girişinde soldaki ufak bir dükkanda bu tatlıyı mutlaka denemelisiniz.
Çarşının devamında Türk usulu kahvelerin yer aldığı bir sokakta bulacaksınız kendinizi. Demlenmiş çayın tadını çıkarın.
Ohrid/Makedonya
Ohrid, Makedonya'ya giden herkesin görmesi gereken, Ohrid gölünde küçük bir bot turu yapması gereken bir şehir. Göl kıyısında bulunan şehir, genelde yazlıkçılara hitap ediyor. Türkiye'deki Safranbolu evlerini andıran, dar sokakları ve minik beyaz evleriyle müthiş bir manzaraya sahip.
Üsküp'ten Ohrid'e otobüs de bulunuyor, ancak araba kiralamak 4-5 kişilik bir grupla seyahat ediyorsanız daha ucuza mal olacaktır. Yaklaşık 2 saatlik yolculuğun sonunda şehre ulaşıyorsunuz.
Şehrin tepesinde bulunan St. Jovan kilisesi görülmesi gereken yerlerden. Kilisenin dışında, altınızda arabanız varsa şehirden 45 dk lık bir uzaklıkta bulunan National Park'a gidip küçük bir sandal turu yapmalısınız.
Sandal turumuzu yaptıran Nikola adındaki adam az buz Türkçesi, bize söylediği Türkçe şarkılar ile gezimizin en tatlı kısmını oluşturdu. Umarız siz de denk gelirsiniz.
Ohrid Gölü'nün muazzam manzarasında huzur bulduktan sonra, İngilizcesi "Makedonian House" olarak adlandırılan lezzetli Makedon yemeklerini tadabileceğiniz bu restoranda karnınızı doyurarak gezinize tatlı bir son verebilirsiniz.
"Ajvar" denenmesi gereken lezzetler arasında.